FIKRALAR

SPECiALNET  FIKRA 

Ana Sayfa
Oyunlar
Fıkralar
Komik Resimler
Duvar Yazıları
Sinema
Bilgisayar
S M S
Programlar
Bedava Domain
Bedava EMail
Arama-Kontor
Basın
Spor
Ekonomi-iş
Sağlık
Gezi
Eğitim
Şiirler
M P - 3
Duvar Kagidlari
Atasözleri
İlginç

 

 

>>>>>>>>>>  F I K R A L A R  <<<<<<<<<<

ALLAH VERSiN
Sıcak bir yaz günü, Hoca dama çıkmış kiremit aktarıyormuş.
O sırada birisi aşağıdan seslenmiş:
  -Hoca efendi! Biraz aşağı gelirmisin? demiş.
Hoca belki mühim bir şey söyleyecek diye kan ter içinde damdan aşağı inmiş:
  -Ne var, ne istiyorsun?
  -Allah rızası için bir sadaka.....
Hoca kızmış ama belli etmemiş:
  -Gel bakalım yukarı, diyerek dilenciyi de dama çıkardıktan sonra:
  -Hadi, Allah versin! demiş.

 

 

 

 VERESiYE
Hoca bahçesinden topladığı incirleri pazarda satmaktadır. Busirada bir kadın:
  - Hoca efendi. Ben komşunuz Ali efendinin eşiyim. Eğer veresiye verirseniz alayım...
Der. Hoca razı olur. İnciri tartarken, nezaketen bir tane inciri kadına uzatarak:
  -Hanım! incirlerim çok güzeldir. Ye de bir tadına bak.
Der. Kadın inciri almak istemeyerek:
  - Sağol Hocam. Oruçluyum. Altı yedi sene evvel hastalanmış orucumu bozmuştum. Bu gün borcumu ödüyorum.
Deyince Hoca:
  - Öyleyse Hanım gücenme... Bende veresiye verecek mal yok.! Allah'ın alacağını altı-yedi senede ödeyen, benim alacağımı kim bilir ne zaman verir!...

 >>>>>>>>>>  F I K R A L A R  <<<<<<<<<<

 MERDiVEN SATIYORUM
Hoca merhum, elinde merdiven meyva bahcesinin duvarını gecerken yakalamışlar:
-Ne yapıyorsun?... diye çıkışmışlar...
-Hiç...Merdiven satıyorum.
-Burada merdiven satılır mı?
-Merdiven bu! Her yerde satılır... Yeri zamanı olmaz... demiş.

 

  BEN UYUYORUM
Bir gün Nasreddin Hoca şehire gelip, bir arkadaşıyla birlikte handa kalmış.
Gece yarısı arkadaşı sormuş:
-Hocam, uyudunuz mu?... Hoca
-Buyurun bir şey mi var?... arkadaşı
-Biraz borç para isteyeyim demiştim...
deyince Nasreddin Hoca derhal horlamaya başlayıp:
-Ben uyuyorum! demiş.

 >>>>>>>>>>  F I K R A L A R  <<<<<<<<<<

 YA ASKA GELiRSE
Nasreddin Hoca ile arkadaşları Akşehir'den Konya'daki bir eve akşam yemeğine davet edilmişler.
Ev eski ve ahşap, bastıkça tahtalar gıcırdıyor, hoca laf atmış:
-Evin tahtaları ses veriyor!... adam ukala ya:
-Bizim ev pek sofudur, ara sıra zikreder!...Hoca laf altında kalır mı:
-Ya aşka gelip secdeye varırsa!...

 

 

iÇiNDE BEN DE VARDIM
Bir gün komşusu Nasreddin Hoca'ya sormuş :
- Hocam, gece sizin evden bir gürültü duyduk?
- Gürültü mü?
- Evet, merak ettik ne oldu diye?
Hoca :
- Haaa! Kaftanım merdivenden yuvarlanmıştı.Komşusu :
- Aman Hocam kaftan dediğin bir kumaş parcası, ondan gürültü çıkar mı?
Hoca kestirip atmış :
- Fazla uzatma komşu, kaftanın içinde ben de vardım !

 >>>>>>>>>>  F I K R A L A R  <<<<<<<<<<

ON AKÇELİK PEŞTEMAL
Timur bir gün yanına Hoca'yı da alarak Akşehir'in Meydan Hamamına gider. Soyunup peştemallara sarınıp sıcak bölüme geçerler. Göbek taşında oturup bir yandan sohbet ederken bir taraftan terlerler. Derken Timur Hoca'ya sorar.
-Hoca sen bir deryasın! Kıymet biçmesini bilirsin. Şu halimle ben kaç para ederim?...
Hoca;
-On akçe der.
Kendisine bu kadar az kıymet biçilmesi Timur'u küplere bindirir.
-Bre gafil sen bana nasıl on akçe ettiğimi söylersin bu parayı sadece peştemal yapar! deyince
Nasreddin Hoca boynunu bükerek;
-Peştemali hesapa kattım zaten! der.

 KUYUYA DÜŞEN AY
Bir gece Nasreddin Hoca kuyudan su almaya gider.Bakar
ki ay kuyuya düşmüş. Hoca:
– Kadın kadın, diye hanımına bağırır. ‘Bana çabuk bir
kanca getir yoksa ay boğulup ölecek’.

Karısı kancayı getirir. Nasreddin Hoca kancayı kuyuya
atar çeker çeker kanca gelmez.Hoca, ‘galiba ay’ı
tuttum’ der. Kancanın ipi gerilir gerilir ve kopar.
Sırt üstü düşen Nasreddin Hoca gökyüzünde ay’ı görür.

-Düştük düşmesine ama ayı da kurtardık, der.

 >>>>>>>>>>  F I K R A L A R  <<<<<<<<<<

 SEN Mİ,YOKSA BEN Mİ SATACAĞIM

Nasreddin Hoca turşuculuk yapıyormuş.
- Haydi turşucu geldi,turşucuuuu... diye bağırdığında eşeği anırıyormuş.

Durum bir kaç defa tekrarlanınca Hoca, Karakaçan’ın kulağına eğilmiş:
- Yeter be! Turşuyu sen mi satıyorsun yoksa ben mi ? demiş.

 BİZİM ÇOCUKLAR
Nasreddin Hoca’nın karısı ölür. Ölen karısından beş
çocuğu olan Hoca, beş çocuğu olan bir dul kadınla
evlenir.Hoca’nın yeni eşinden de iki çocuğu olur. Bir
gün karısı feryadı basar:
- Hoca Hoca yetiş! Senin çocuklarla benim çocuklar bir
olmuş, bizim çocukları dövüyorlar.

 >>>>>>>>>>  F I K R A L A R  <<<<<<<<<<

 BU DA DÜŞÜNÜYOR!
Nasreddin Hoca pazarda geziniyormuş, Papağan Satan bir Adam görmüş.
Adam, Papağan’a 10 altın istiyormuş
.Buna sinirlenen Hoca, derhal eve giderek Hindisini pazara getirmiş ve Papağan
Satan Adam’ın yanında bağırmaya başlamış: -Hindi 20 altın ! Hindi 20 altın !
Pazardakiler:
-Ne diyorsun Hocam! Hiç 20 altına Hindi olur mu?
Demişler.Hoca da çıkışmış:
-Siz el kadar Papağan’a 10 altın istiyorsunuz da, ben
kocaman Hindi’ye 20 altın istemişim çok mu ?
Papağan Satan Adam seslenmiş:
-Ama Hocam bu konuşuyor.
Hoca cevap vermiş:
-Ne yani o konuşuyorsa, bu da düşünüyor!

EŞEK
Bir gün Komşusunun Biri, Nasreddin Hoca’dan eşeği Karakaçan’ı istemiş. Hoca da vermiş. Sonra komşu hep
istemeye başlamış. Hoca bakmış eşeğin canı çıkıyor. Günlerden bir gün Komşu yine eşeği istemiş Hoca:
- Eşek yok, demiş.
Tam o sırada Karakaçan ahırdan anırmaya başlamış. Bunu duyan komşu:
-Hocam eşek içerde anırıyor demiş.
Bunun üzerine Hoca:
-Koskoca Hoca’ya inanmıyorsun da eşeğe mi inanıyorsun be adam, der.

 

 

 

Copyright (c) 2000
hakanuguz@mynet.com